TSBD’NİN BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ GÖRÜŞÜ

                                                                               8 Şubat 2021

Üniversitelerin sesi artık duyulmalıdır

Boğaziçi Üniversitesi’ne (BÜ) Üniversite dışından bir rektör atanması, üstelik atanan kişinin bilimsel etik bakımından tartışmalı bir geçmişinin olması, öğretim üyelerinin ve öğrencilerin haklı ve ortak tepkilerine neden olmuştur ve olmaya devam etmektedir.

BÜ öğretim üyelerinin bu liyakat-dışı ve kurum-dışı atamaya karşı sürdürdüğü kararlı duruşu değersizleştirme gayreti içinde, çok saygın bir öğretim üyesine yönelik olarak yapılan sözlü saldırı da ayrıca kınanmalıdır. Anayasal hakları çerçevesinde barışçıl protesto gösterileri yapan öğrencileri kriminalize etmeye de kimsenin hakkı yoktur. Demokratik hak ve özgürlükleri sözlü ve fiziki şiddet kullanarak engellemeye yönelik dayatmacı ve otoriter bir iktidar zihniyetinin yol açtığı bu gelişmelerden Türkiye’deki bilimsel ortamın onulmaz yaralar alacağından dolayı derin kaygı duymaktayız.

Türk Sosyal Bilimler Derneği (TSBD) 54 yıllık tarihinin her döneminde düşünce ve ifade özgürlüklerinin savunucusu olmuştur. Üniversiteler, yaratıcılığın olmazsa olmazı olan özgür bir havanın solunacağı ama aynı zamanda bilimsel etiğin en temel ilke sayılacağı kurumlar olmak zorundadır. Üniversiteler, siyasal iktidarların müdahalelerinden mutlaka korunmalı; bu nedenle de yönetsel, akademik ve mali özerkliğe sahip olmalıdırlar. Eğer Türkiye üniversiteleri içinden dünya çapında örnek kurumlar çıkması isteniyorsa, bilimsel özgürlük ve özerkliğin tüm koşulları yerine getirilmelidir.

Bu bağlamda, en kısa zamanda, BÜ’ne yapılan mevcut rektör atamasının geri alınması veya rektörün istifasının yolunun açılması sağlanmalı, BÜ bileşenleriyle ortak bir çözüm arayışına girilmeli, üniversitelerde atama sisteminden vazgeçilerek tüm yönetsel/bilimsel kademelerde seçimleri öngören yasal değişiklik yapılmalıdır.